Ee hadi git artık 2013 :)

Kimden duysam 2013 pek uğurlu gelmemiş anlaşılan..hoş bana hiç gelmedi.. Ama neyseki bitti gidiyor..  Yatcaz kalkcaz herşey 180 derece değişecekmi hayır :) ama umut dünyası.. Beynimize format atmalı.. Yeni tarih yeni başlangıçlar olsun ama güzel başlangıçlar.. Başta kendi çocuğum sonra sizinkiler ve tüm dünya çocuklarına zulümsüz, üzüntüsüz, bol oyuncaklı, sevgi dolu yuvalar ve çocuk olduklarını bilebilecekleri bir yıl diliyorum.. Annelere güç kuvvet bol enerciiii ,babalara da dırdırsız eş :) ( şakaaa - dırdır candır ) mutlu huzurlu yuvalar diliyorum..Bekarlara hayırlı kısmetler, evde oturanlara gönüllerine göre iş, kendini çözümsüz hissedene çıkış yolu, çocuk isteyene üçer beşer :) kilo vermek isteyene( kim kilo vermek ister ki) şöyle bi eksi 20-30 kilo, ev almak isteyene yalı,köşk ne varsa ve herşeyden önemlisi beni takip eden herkese evrenden torpil diliyorummm :))) paranız bol, şansınız bahtınız açık olsun.. 2014 de çok güzel şeyler olsun :)) 

Ee olmuşken bu evde benim olsun :)) 

sevgilerimleeeee :))) 

IPEK 1 YASINDA :)

Sadece 1 gecem kalmıştı anne olmak için.. O gece dualarımı okudum ve yattım.. Ertesi gün nasıl birşey yaşacaktım gerçekten hiç bir fikrim yoktu. Sadece Dua ediyordum Allahım sağlıkla gelsin diye.. tarih 12.12.2012 .. Çok heyecanlıydım .. sabah evde bir gerginlik hakim. Herkes çok heyecanlı ve kimse kimseye çaktırmamaya çalışıyor. Ben sessiz.. başıma ne gelecek hiç birşeyden habersiz.. ve korkuyorum.. Rahmetli babam da bizde heyecanlı oda belli.. annem her zaman ki gibi telaş ve hazırlanma çabasında.. eşim, o sakin görüntüsünün altında içinde fırtınalar kopuyo biliyorum.. ama ben çok sessizim.. Evimizle hastane arası çok yakın. arabayla 15 dakika.. Bana o yol 1,5 saat gibi geliyor.. Yol gittikçe uzuyor sanki.. Nihayet hastanenin kapısına geliyoruz.. Odamıza çıkıyoruz. benim gerginliğim boyut değiştirip enerjiye dönüşüyor :) o koltuktan bu koltuğa poz vermeler mi dersiniz, odayı süslemeler mi :) .. ama içim pırpır.. Doğuma girerken yanında olalım istedik diyen canım ailem, akrabalarım, arkadaşlarım, ellerinde büyüdüğüm annemin can arkadaşları, gelen gelene.. hiç abartıyorum belki odada 30 kişi falanız.. Herkesle boy boy ağzım kulaklarımda fotoğraf çektiyorum.. heyecanımı bastırmaya çalışarak... Ve hemşiremiz nihayet gelip , '' hadi bakalımmmm biz hazırız , sizi bekliyoruuuuzzzz '' :) diyor..

Gerçekten o an ne düşünüyorum ne hissediyorum herşey sıfırlanıyor bende.. tek istediğim bebeğime kavuşmak ama nasıl :) Ameliyat önlüğünü giyip herkesi öpüp yatıyorum yatağa.. içimden de diyorumki, ''Allahım tüm sevdiklerim burda yoksa onları bu son görüşümmü'' şeklinde acıtasyonun dibine vurmuş, gözyaşlarıma boğularak , canım kocaın elini bırakıp giriyorum ameliyathaneye.. ama bnde ne ağlamak :) Doktorum Gül hanımcım geliyor beni sakinleştirmeye:) ne mümkün..sol tarafımda narkozcunun elindeki o devasa narkoz iğnesini görünce bende olay hepten kopuyor tabi.. ''onu bana mı yapacaksınız ( yok süs bu ) , damar yolundan mı yapaaksınız yoksa etime mi girecek o iğne ( yok yapmıycaz, seni canlı canlı kesicez ki ibreti alem olsun senmisin sezeryan doğuran ) , iyicene bayılcam dimi, bişey hissedersem ve bunu söyleyemezsem siz bunu nasl anlayacaksınız ( Anestezi- Awake filmini izeyenler ne demek istrdiğimi anlayacaktır) , Gül hanım güzel kesin, çocuğuma bişey olmasın (Çünkü Gül hanım yıllarca okumamış dirsek çürütmemiş, o cafe senin bu cafe benim gezmiş doktorluk diplomasınıda migrostan almış, kadının ilk ameliyatı ya akıl vermeliyim, uyarmalıyım önceden ), ben içerde ruh hastası bir anne adayı profilimi başarıyla çizerken ' hadi size iyi uykular begüm hanıııııııımmm ' diyen narkozcuya '' size deee iyi uykular beyfendiiii :) '' diyerek son saçmalıklarımı da sergileyip bayıldım :) uyandığımda ise ''susuzluk hiç birşedir imaj herşey ideolojisiyle yoluma devam ederek'' , uyandırma odasındaki ilk cümlemin, '' bakarmısınız , saçı varmı saçı '' olması ne ölçüde narkoz yediğimin bir göstergesidir kanaatindeyim.. Odaya çıkaracaklar, kapıda yine bi milyon insan:) ben son derece mutlu '' aaaaa bumuymuş sezeryan :) çok basit çooookkk '' şeklinde sanki 1,5 saat önce korkudan çenesine vuran, saçmalamanın kitabını yazmış olan ben değilmişim gibi.. Bu arada hala süs peşindeyim :) Meleğimin beni ilk gördüğü an güzel olmalıyım ya hemen lahusa tacımı taktm.. ve benim dünyalar güzeli bitanem odaya geldi.. eşimin onu kucaklayıp bana gösterdiği anı hiç unutamıycam.. insan hayatının koruyucu meleğiyle gözgöze geldiği anı unutabilir mi ? Canım bebeğim şimdi 1 yaşında..Nasıl geçtiğini anlamadığım 1 yıldır hayatımızda.. hayatım İpek'imle anlam kazandı.. sanki o gelince bütün taşlar yerine oturdu. Babasının kopyası olan minik kızım ailemizin göz bebeği.. bu yaşta espriden anlayan, derdini gayet güzel anlatan, istemediği hiç birşeyi yapmayan, penguen gibi yürüyen, 6 tane dişi sadece bir kez ateşlenerek ama o halde bile bize gülümseyerek çıkartan, ilerde çok iyi kapli bir kız olacağına inandığım bebeğimin bugün doğum günü.. Seni çok seviyoruz İpek.. Hergece bizimle ve minik ayaklarından birini benim gözüme diğerini babanın karnına sokarak uyumak seni çok mutlu ediyorsa buna istediğin kadar devam edebilirsin.. bana bebüüümm demeye devam edebilirsin.. mutlu olduğun her ne varsa hayatının sonuna kadar sürdürmende senin yanında olacağımızı unutma.. Senin ailen olarak bizi seçen Allah'a şükürler olsun.. Çünkü bu çok büyük bir lütuf.. Şuan Emin ol ; sen ne yaparsan yap biz hep seni seviyor , senin için eniyisini istiyor, seni koruyor olacağız.. Çünkü sen hangi yaşta olursan ol hep bizim minik prensesimiz olarak kalacaksın.. Allahım sana sağlıklı, şanslı, mutlu, huzurdolu bir ömür nasip etsin bitanem... Sevdiklerin hep seninle olsun.. Ve duam Allah seni hep iyi insanlarla karşılaştırsın... canım kızım benim..

Kadınsal Hadiseler..

Doğum sonrası hepimiz bebeğin derdine düşüyor kendimizi unutuyoruz. Uykusuzluk, gaz vs derken kendimizi düşünecek halimiz kalmıyor.. Ama işin olması gereken yanı öyle mi sizce ? Ya bizim sağlığımız. Vücudumuz hiç de alışık olmadığı bir fiziksel değişimle 9 ay geçiriyor. Bunun ardından mutlaka bir takım testler ve doktor kontrolünden geçmek şart. Jinekolojik muayenelerden kimse hoşlanmıyor orası kesin, ama buna mecburuz bayanlar.. üzgünüm :) Doğum ertesi lahusalık döneminiz bittiğinde yani doğum sonrası adet kanamalarınız bittiğinde ilk gideceğiniz yer jinekoluğunuz olmalı.Bunu atlamanız düşünülemez bile. Detaylı bir ultrason muayenesi ve smear testi. Sağlığına önem veren her kadının yılda bir kez smear testi yaptırması gerekmektedir. Smear testi , Rahim ağzı kanserini saptamak için yapılmaktadır. Doktorunuzun hızına göre 1 dk. bile sürmeyecek bir testtir. En fazla 2 gün içinde sonuçlanır. Test sırasında kesinlikle canınız yanmaz ve sonrasında ağrı sızı hissetmezsiniz.. Smear testi bir kadın için oldukça önemlidir ve testi yaptırmak için doğumu beklemeniz gerekmez. Her kadın smear testi yaptırabilir bunun için öncesinde bir şikayeti olması gerekmez. Erken teşhis ve tedavi için çok önemli olduğunu unutmadan uzun zamandır yaptırmadıysanız haydi hemen doktorunuzu arayın ve randevunuzu alın.. Bunun ardından, benim doktorum Sevgili Gül Mandracı doğumdan bir sene sonra mamografi yaptırmamı istedi. yaklaşık 3 ay sonra mamografi testimi yaptırmak için doktorumun yolunu tutacağım.. Emziren anneler bu konuyu lütfen doktorunuza danışın ve ertelemeyin. 

Meme kanseri riskini azaltmak elinizde.. Bir kadın herşeydir.. Değerinizin farkına varın :)) 

Cimcime Anne'de Çekiliş Varrr :)

Canım blogumdan, blog severlere hediye vermeyeli çok uzun zaman oldu.. Çekilişe katılmak için aşağıda ki şartları yerine getirmeniz yererli.. Instagram üzerinden begumsoylemez ( ben oluyorum ) takibe almanız ve profilimde ki bu fotoğrafı #cimcimeannedecekilisvar hastag'i ile yayınlamanız , eğer instagram kullanmıyorsanız blog ve facebook üzerinden takip etmeniz ama ama bu postuın altına isim bırakmanız çok önemli, kısacası İnstagram varsa orda takip et paylaş #cimcimeannedecekilisvar hastagini unutma ! veya Facebook ve blogda takipçi olup bu postun altına isimini yorum olarak bırak .. yorum bırakmayanları maalesef çekilişe dahil edemem :( Çekiliş hediyesi de bu şirin çerçeve :) ister aynalık istelik fotoğraf çerçevesi isterseniz de sadece dekoratif amaçlı kullanabilirsiniz.. Tercih sizin :) son gün 22 Eylül Facebook sayfamız https://www.facebook.com/gezenticimcime

Bebekle Tatil

Hamileyken, bu sene tatile gidemeyiz ipoş minicik olcak nasıl başederim diye düşünüyordum.. Doğumdan sonra ise tatili gözler oldum.. Hem ev ortamından uzaklaşmak hemde önüme gelsin önümden gitsin masa kur topla kaldır derdi olmasın.. Sadece kocam ipek ve ben.. Uyu uyan deniz kum güneş ohhh.. 

Velhasıl bu sene ipoşla ilk tatilimizi yaptık. 1 bavul bize, 2 valiz ipek'e hazırlandı. Zaten bebekbezleri inanılmaz yer kaplıyor valizde. Bir sürü ek mama,çorbası,tahıllısı vb.. Calpol, fitil, serum fizyolojikler ay birsürü ilaç tedariği ile gittik:) yanıma o kadar bez almama rağmen bitti. Ve biz paketi 50 tlden ( yanlış okumadınız kıbrıs çok pahalı bu konuda) primamızı aldık.. İpoş tam 6 aylıktı ve Bizi hiç yormadı.. Uçaktada güle oynaya gittik.. İlk denizine girdi..denizden sonra karnını doyurdu ve kumsalda bir güzel uyudu.. Akşamları da bazen pusetinde bazen kucaklarda gezdi durdu.. Birlikte gittiğimiz arkadaşlarımızda çocuklu olduğu için, çocuklunun halinden çocuklu anlar mantığıyla hiç sıkıntı yaşamadık.. Tatil bölgesi olarak Kıbrıs'ı tercih ettik.. Havası harika denizi pırıl pırıl ve İpek'in girebileceği sıcaklıktaydı.. Otelin kumu incecik, yemekler harikaydı..tatlıları olay.. Odalar tertemiz.. Çocuklu aileler içinde ideal çocuksuz aileler içinde.. Her kesime hitap eden güzel bir otel. Nuh'un Gemisi Deluxe Hotel & Spa.

Kıbrıslılar çok şirin insanlar, tatil dönüşü ağrıdan patlamak üzere olan başım için ordan oraya koşturup ilaç bulan, Ercan havaalanı Gloria Jean's cafe çalışanı arkadaşa sonsuz teşekkürler.. 

Kıbrısın ardından ananemizin yanına Ayvalık'a gittik.. Tabii ki İpek orda denize giremedi.. Deniz, buzdan az sıcak olduğu için ben bile zor girdim ki soğuk suları severim.. Ve çocukla tatilde Ege'yi değil Akdenizi tercih etmiş olmanın ne kadar doğru olduğunu birkez daha anladım tabiiki..

Çocuklarınızla tatile çıkmaktan korkmayın.. Doğum sonrası kendinizi eve tıkmayın. Çıkın çıkın gezin..

Şimdi sırada kocaman bir kurban bayramı tatili var. Ayarlayabilirsek biryerlere kaçmak isrerim :)) kocise duyurulur :)))) 

''Çalışan Anne'' olmak..

Geçen haftadan bu yana artık bende bir çalışan anneyim.. Eve gözlerim dolu dolu kalbim çarpa çarpa gidiyorum.. o beni ilk gördüğü an varya , gözlerini pörtlek pörtlek açtığı.. işte o an benim hergün yeniden doğduğum andır. Çalışmak her zaman iyi gelmiştir bana.. herkese iyi gelir aslında.. 4 ay ücretli, 6 ayda ücretsiz izinden sonra balyoz yemişe döndüm o ayrı.. Evde sizi bekleyen bir melek olduğunu biliyorsanız bütün gün geçmek bilmiyor işte.. İşe geri döndüğüm günün akşamı İpek'e sarılıp özür diledim.. Bunu neden yaptım bilmiyorum ama içimden sadece özür dilemek geldi.. Onu bütün gün bensiz bırakmak kocaman bir suçluluk duygusu oluşturdu içimde... Eğer birde bakıcıya falan bıraksaydım , öğle arasında bir daha dönmemek üzere eve geri dönerdim herhalde :) İpek gayet emin ellerde olduğu halde ''bebeğimi kendinden mahrum bıraktım'' duygusunu bir an önce üstümden atmam gerekiyor. Benim annem de çalışan anneydi.. ve ben hep annemi özleyerek büyüdüm.. Şimdi bu özlemi benim kızım da yaşıyor maalesef.. Ev-İs arası çok yakın Allahtan.. eve gidişim saat 19:00 'u buluyor.. zaten ipek en geç 22:30 da uyuduğu için bütün gün sadece 3-4 saatimiz birlikte geçiyor.. Kim ne derse desin kızım bizimle uyuyor.. belki yanlış belki doğru bilemem..Ama benim doğrum bu! hepimiz daha huzurlu uyuyoruz böylece.. hem İpoş kendini güvende hissediyor, hemde gün içinde geçiremediğimiz zamanı elini tutup uyuyarak telafi etmeye çalışıyorum..Alışırsa alışşın.. 20 yaşına kadar bizimle uyuyacak hali yok ya.. yeterki o mutlu olsun.. Hatta bugün bana telefonda çatpat gee geeeee ( gel ) demez mi:(( 

Çalışmak güzel, çalışan anne olmak zor velhasıl... Canım kızım seni çok seviyorum.. Bunu unutma tamam mı ? 

1 sebze çorbası deneyimi daha

İpek pek birşey sevmiyor ya hani, denediğim her çorba ,muhallebi, kahvaltı karışımını beğenecekmi diye büyük bir heyecanla hazırlayıp ağzına aldığı ilk andaki tepkisi merakal bekliyorum.çok büyük heveslerle harika bir vitamin deposu hazırladım hepsini tek tek süt saklama poşetlerine koyup derin dondurucuda saklıyorum. 

İlk yaptığımı kustu :) şimdi aradan bir baç gün geçti ikinci deneyimimiaz sonra deneyeceğim :) 

Sebze çorbası tarifim :

Kabak

Havuç 

Patates

Kereviz

Kıyma 

İsteğe bağlı ; bulgur, mercimek,pirinç ile pişirilebilir. Ben ilk çorbamı bulgurla pişirmiştim ipek kusmuştu:) bugun mercimekle denedim..Pişirirken içine biraz tereyağı ekleyip pişirdim. Blender'dan geçirdim içilmeyi bekliyor :)) 

Hangi Puset ?

Malumunuz İpoş artık büyüdüğü için pusetimize artık anakucağını takmıyoruz. İpek rahatladı çünkü daha geniş bir alana sahip artık gezerken.. Ama biz puset seçiminde biraz hatalı davranmışız sanırım.   Açılıp-kapanma konusunda çok rahat fakat arka tekerlekler oldukça büyük olduğundan fazlasıyla yer kaplıyor. Bunu seyahetlerde anladık. Arka tekerlekler heryere rahatlıkla giremiyor maalesef.. İpeğin ana kucağı ve puseti maxi cosi -quinny buzz 

Şimdilerde bir puset daha keşfettim. Babyzen Yoyo . Aslında doğumdan itibaren kullanabilirsiniz dediler ama ben olsam kullanmam tabiki. 7-8 aydan sonra rahatlıkla kullanılabilecek 5 kilo ağırlığında katlandığında bir çanta büyüklüğünde olacak kadar kullanışlı bir puset. Çok rahat bir kullanımı var.hatta uçak bagajına alabilirsiniz. Fakat fiyat açısından bir bastona göre pahalı. Kendisi 1000 Tl, tentesi ve iç pedi ayrı satılıyor, onlarda 200 tl. Yani puset toplamda 1200 tlye geliyor.

Ayrıca ben Stokke'yi de çok beğeniyorum. Anne ve bebeğin göz teması çok yakın oluyor. Bence bu çok güzel bir özellik. Kullanım kolaylığı kişiden kişiye değişir. Çok rahat kullananda var, hiç kullanamayan da. Fiyat olarak 3000-3500 tl civarında. Ana kucağı da dahil. 

Bu yaz tatilde, Orbitlerden çok fazla gördüm. Görünümü de şık birde bebek koltuğu oldu yerde dönebiliyor.. Ayrıca biberon veya kendi içeceğinizi koyabileceğiniz özel bölmeside hoşuma gitti.. 

Ama benim nacizane önerim ön ve arka tekerlekleri büyük olmayan pusetleri tercih etmeniz. Yer kaplama ve kullanım kolaylığı açısından oldukça yararını göreceksiniz.. 

Sevgiler..

Hoşçakal Babacım..

Doğumuma yetişememiş babam, ertesi gün gelebilmiş.. Annecim pilav yaparken aniden sancısı tutunca karşı komşuya seslenmiş hemen .. Komşuluk şimdilerdeki gibi değil. Arabaya atladıkları gibi doğruca hastaneye.. Cep telefonu yok ki babama haber verebilsinler..
Haber yollatmışlar .. Koşmuş gelmiş hemen.. Erkek adamın erkek damadı olur diyormuş ziyarete gelenlere :)

Yakın arkadaşdık babamla.. Ne derdim varsa anlatırdım.. Çok gülerdik.. Onu bunu pek çekiştirirdik.. Taklitler yapardık.. Çok dalga geçerdik.. komik adamdı.. eğlenceli adamdı.. Anneme çok takılırdı çok yavaş hazırlanırdı diye.. Akşam biyere gidecek olsak babam sabahtan hazırlanır giyinir beklerdi :).
İyi niyetliydi babam..kimsenin işine karışmaz, kalp kırmakdan korkardı..Annemin üstüne gül koklamak biryana annemden başka birkadına yan gözle bile bakmadı..

Misafirliğe gitmez insanlar bize gelsin isterdi..
Bütün arkadaşlarım severdi babamı.. Kuzenlerime sorsan en sevdikleri amcaları dayılarıydı babam.. Saygının kalpten geldiğine inanırdı..göstermelik saygıdan hoşlanmazdı..

Evde yemek yoksa babam doğruca mutfağa girer, bize " haydut kebabı" yapardı.. Tarifini sormayın bende bilmiyorum.. Babamla gitti tarifi..

İlk kalp ameliyatı olduğunda elimi tuttu "korkma kızım, senin gelin olduğunu görmeden ölmek yok " dedi.. Biliyodum O'da korkuyordu aslında.. Hayatımın en uzun 3 saatini yaşamıştım ameliyathanenin önünde.. Yoğunbakımda gözünü açtığı ilk anda beni gördü.. Okadar sevindi ki.. Hep söyledi sonraları ilk seni gördüm diye.. Canım..

Ameliyatından 1 sene sonra evlendim.. Beni gelinlikler içinde görebildi şükür ki.. Damadını da çok sevdi.. Anneme sürekli torun sordu.. Annemle haber uçurttu.. torunu için evin bahçesine ceviz ağacı dikti.. İpek'e hamile kaldığımı öğrendiğimde ilk iş annemleri aramak oldu.. Çok sevindiler ..  Dörtgözle İpeği bekledi babam.. Doğuma girerken çok neşeliydim.. Odada beni ameliyata uğurlamak için en az 25 kişi vardı.. Herşey güzel ilerlerken babamla gözgöze geldik.. O anda içimden birşeyler koptu.. Ne olduğunu bilmiyorum.. O kadar ağladım ki.. Ameliyata gözyaşları içinde girdim içime mi doğdu bilmiyorum..

İpek'e aşık oldu babam.. Çok sevdi.. 5 ay dünyasında sadece ipoş vardı.. Dedesinin güneş gözlüsü diye sevdi hep.. Kiçikiçileri (dişi) çıkmadımı hala diye sordu her telefonda .. 10 gün daha yaşasaydı kiçikiçilerini görebilecekti ..olmadı..

Sigaradan vazgeçmedi.. İçmesin diye çok kavgalar ettim ama o hep gizli saklı içti..
Denizleri severdi.. Çok hemde.. Balık tutmak, ağ atmak babamın candamarlarıydı..
Babamı 15 mayıs 2013 de kaybettim.. Tamda istediği şekilde tamda istedği yerde vefat etti babam. 10 ay once aldığı gözü gibi baktığı minik teknesinde denizin ortasında dimdik ayakta öldü.. Hastalanmadan çekmeden öleceğini anlamadan.. Sevdiği kimsenin 90küsür yaşındaki annesinin dahil acısını yaşamadan..

Yıktı geçti bizi.. Yaktı geçti.. Kalbime sapladı çapasını demir attı gitti..

O günden beri bir İpek var yüzümü güldüren.. O' da olmasa napardım bilmiyorum.. Babamın emaneti.. bebeğime iyi bak diye o gün bana defalarca tembihlediği telefonda.. Sanki hisstmiş gibi..
o gün öğlen konuştuk balık tutmuş gelip al dedi.. Gelemem ki dedim.. bilseydim gitmezmiydim..

Herkesin birşeyi .. Kocası kardeşi oğlu amcası dayısı arkadaşı abisi ama sadece ve sadece benim babamdı.. Bir kardeşim olmuş olmasını çok isterdim bugünlerde.. Benim acımı anlayabilecek başka hiçkimse yok benden başka.. Melek oldu benim güler yüzlü babam.. Öldüğünde de gülümsüyormuş.. Bakmadım bakamadım.. Hatıramda sevdiğim haliyle kalsın istedim..

Deniz manzaralı yattığı yer bile.. Bir insan bu kadar denize aşık olabilir mi..

Canım babam nurlar içinde yat.. Seni hep sevdim.. Hala çok seviyorum.. Merak etme bebeğine çok iyi bakıyorum..

ITALYA / BOLOGNA Gezimizden minik notlar..

Geçen sene bu zamanlar yazdığım  ama tembellikte yayınlamadığım İtalya Gezimizin notlarını artık paylaşmalıyım.. O zamanlar İpek'ime hamileymişim şimdi ise miniğim 5. ayının içinde. işte İtalya gezimisin ilk duraği BOLOGNA

2012 Nisanın ilk haftasında bir İtalya Gezisi yaptık eşimle.
Öyle Tur'la falan değil, kendi kafamıza göre hem iş hem gezi şeklinde yorucu ama gayet güzel bir gezi oldu..
Aslında eşimin işi Bologna  gidiş - dönüşü ile nihayete erecekti taa ki ben peşine takılana kadar :) orayı da görsek mi buraya da gitsek mi yedim bitirdim başının etini.. sonuçta , Bologna, Venedik, Milano 'yu görüp de geldik fena mı :)

Evet başlıyorum ;
Öncelikle aslında biz Bolognadan gidip yine dönüşü Bolognadan yapacaktık aradaki günlerde de Venedik ve Milano 'ya uğrayacaktık yanlız, uçak biletleri tahminimizden pahalı olunca Venedik gidiş - dönüş olarak ayarladık gezimizi. İstanbuldan doğruca Venedik'e uçtuk.. Marco Polo havaalanından doğruca Mestre Tren istasyonuna giden otobüs için bilet aldık. Bu arada neye binerseniz binin aldığınız tüm biletleri okutmanız gerekiyor. Sakın okutmadan ulaşım aracına binmeyin çünkü cezası var. Tren veya otobüs hiç farketmez aklınızda olsun..

Beklenen trenimiz geldi, bindik bir güzel :) 2 saatte , tıngır mıngır vardık Bologna'ya. Bologna Çok güzel bir şehir..Bolognayı baştan sona gezmek için bence sacede 1 gün yeterli.. Otelimizi Şehrin merkezine 5 dk yürüme mesafesinde bir bölgeden tercih ettik. Tren istasyonuna da yakındı..Bunun için http://www.booking.com/ 'a gerçekten teşekkürler.. Ayarladığımız bütün oteller temiz , merkezde ve uygun fiyatlıydı..

Bologna da en öne çıkan özellik nedir derseniz, Yamuk kuleleri ve Piazza Maggiore’de ki cıbıldak Neptün Çeşmesi.. Zaten Şehrin merkezi Piazza Maggiore  çok ufak bir alana sahip, bu alanda bahsettiğim Neptün Çeşmesi, Muhteşem ;  San Petronio bazilikası yanında da Meclis binası mevcut.

Gitmeden önce , Bologna'da Türk Restorantı diye aratmıştım  internetten ve karşıma biyer çıkmıştı. Bende adresini falan yanıma aldım.. Gittiğiniz de mutlaka uğrayın. Sahibi Ordu'lu şirin bir amca.. Eşi ve 2 oğlu ile dükkanlarını çekip çeviriyorlar, Ev yemekleri var ama Döneri hepsinden güzel. Birde benim gibi domuz eti yemiyorsanız gönül rahatlığı ile karnınızı doyurabilirsiniz..
Adresi: TURKISH DELIGHT - Via İrnerio 18 a-b Bologna

Gel gelelim, Bologna bir üniversite şehri olduğu için haliyle heryer Öğrenci dolu.. Ama üniversite şehri olması Pahalı olmasını değiştirmiyor ne yazık ki.. Oldukça pahalı bir ülke olan İtalya'ya giderken cebiniz dolu olsun :) neresine giderseniz gidin herşey oldukça tuzlu çünkü..Acıdım öğrencilere ne yalan söyliyim..

Bologna 'da da alışveriş yapılabilecek ünlü markaların bulunduğu pasajlar var.. Ama dediğim gibi çok pahalı.. sorsanız değermi, Vallahi değmez.. Türkiyeden alın daha iyi..

Neptün Çeşmesinin hemen çaprazında, şehir turu yapabileceğiniz City Tur'lar mevcut..
dilerseniz onlarla bütün gün gezebilirsiniz..
Neptün 'ün yine çaprazında kalan Palazzo del Podesta ise çok ilginç.. Bir arkadaşınızla gidin, çapraz olarak Kemerin altında durun. ve birşeyler fısıldayın .. Sizin bile zor duyduğunuz fısıltınız çapraz kemerin altındaki kişinin kulağına öyle net gidiyor ki.. inanamadım.. çok güzel ve eğlenceli geldi..
Deneyiniz :)

Ama ama ama , Bologna 'ya gidip o deli dondurmadan yemeden dönen olursa affedemem..
Hayatımda ben böyle güzel bir dondurma yemedim.. ye-me-dim..
Yamuk Kulelerin hemen altında küçük bir dükkan büyük bir lezzet..

''Gelateria Gianni''
Adresi : Via San Vitale, 2  Bologna

Birde size bir adres daha veriyim dondurmacı için, Neptün çeşmesini tam arkanıza alın, caddenin solundan kemerlerin altından  yürüyün Calzedonia 'nin sokağından içeri girin 50-60 metre sonra Palace Oteli'in yanında minicik bir dükkanları daha var...

O kadar gittin Makarna , Pizza yemedin mi diyeniniz varsa.. Bekleyin Venedik Yazımı.. Muhteşem tadlar.. Muhteşem Pizzalar yedim..Tabi kiii Vegeterian idiler :) ve çok lezzetli idiler :)

TATIL ÖNERISI / HILTON DALAMAN RESORT SPA

Hatırlarsanız tatil önerilerinizi gönderin sizlerin adıyla yayınlayalım demiştim. Çok severek takip ettiğim başarılı blogger Kokosh Girl sizler için hemen tatil önerisini hazırlayıp gönderdi.
Kendisine bu güzel yazısı için çok teşekkür ediyorum.. Kokosh Girl hatta şimdilerde KokoshAnne 'yi mutlaka takip etmenizi öneririm.. Bu arada kendisi cidden çok kokosh ;) 
http://twitter.com/KokoshAnne
https://www.facebook.com/KokoshAnne
http://www.kokoshanne.com/

Sizler de tatil, gezi, mekan önerilerinizi gezenticimcime@gmail.com adresine gönderin sizin adınızla yayınlayalım :) 

Hilton Dalaman Sarıgerme Resort & Spa / KokoshAnne

Her sene Nisan- Mayıs gibi beni olduğu gibi herkesi bir tatil heyecanı sarıyor. Haliyle tatil planları yapılmaya başlanıyor bizim ailedeJ Bu sene tatil programımıza bir minik üye eklendi. Bu zamana kadar hiç bu kadar detaylı bir arayış içerisinde olduğumu hatırlamıyorum. Valizimiz neredeyse hep hazırdır, Erol hadi dediği anda ertesi günü düşeriz yollara. Kafamıza göre bir yer buluruz, keyfimize göre hareket ederiz. Alin’in hayatımıza katılmasıyla hem bebekle rahat gidebileceğimiz hem de eğlenebileceğimiz bir yerde tatil yapmak istedik. Kışın Alin’i anneanneye bırakıp birkaç günlük tatiller yaptık. Bu onunla gideceğimiz ilk tatilimiz olduğu için çok heyecanlıyız. Yakın bir zaman önce Hilton Dalaman Sarıgerme Resort & Spa’yı tanımamla tüm seçenekleri bir kenara ayırdım. Kafamda bir soru işareti bile olmadan Haziran için rezervasyonumu yaptım bile. Hemen otel hakkındaki detaylara geliyorum. Kimbilir belki de tatil rotanızı belirlemenize yardımcı olur. Hilton Dalaman 176.000 metrekare alan üzerine kurulmuş, Akdeniz ve Ege’yi birleştiren Dalaman’ın turkuaz sularının eşlik ettiği, Dalaman Çayı’nın usulca denize döküldüğü noktada konumlanmış, Türkiye’nin ilk, Avrupa’nın ikinci Hilton Worldwide Resort’u. Tercih ve ihtiyaçlara göre tasarlanmış 410 odası, dünya mutfaklarından eşsiz lezzetler sunan 6 restoranı (Özellikle Uzakdoğu ve Hint restoranı için sabırsızlanıyorum), kapalı ve açık olmak üzere 10 havuzu, içinde kaybolabileceğiniz kadar büyük Spa merkezi bulunuyor. En hoşuma giden yanı ise her yaş grubunun rahatlıkla gidebileceği bir yer olması. Hem çocuklu ailelerin hem de eğlenceye doymak isteyenlerin tercih ettiği bir otel olması çok güzel değil mi? Çocuklar için ise herşey düşünülmüş. Hilton Dalaman, farklı yaş gruplarından çocuklar ve onların yaşlarına özel aktivitelerle eğleneceği bir tatil adresi. 4 ile 17 yaş gurubundaki çocuklar için farklı KidsClub’lar bulunuyor.

4-7 yaş grubu çocuklara göre tasarlanan Groovy Kidz, keyifli aktivitelerle kişisel gelişimlerine yardımcı olurken, 8-12 yaş grubundaki çocuklar için düzenlenen Cool Kidz grubunda ilgi çekici oyunlar oynuyorlar. Kurabiye, maske, kolye yapımı, spor olimpiyatları, havuz ve plaj oyunları, oyun parkı aktiviteleri ise çocuklar için düşünülmüş detaylardan yalnızca birkaçını oluşturuyor.

Ayrıca 13-17 yaş grubu gençler için de hem sosyal hem de kişisel programların yapıldığı Teenager kulübü varmış. Gençler, gündüz açık alanda yapılan spor aktivitelerinin dışında, Teenager Kulübü olan Prive Teen’de zihinsel, sanatsal ve eğlenceli aktivitelere katılabiliyor. Teenager’lar için akşamları da karaoke geceleri, sinema geceleri, gece plaj voleybolu gibi özel etkinlikler düzenleniyor.

Kids Club’ın içinde ayrı bir mutfak ta açmışlar bu sezon. Çocukların seveceği özel mönüler sunacaklarmış.

İnsanın çocuk olası geliyor walla 

Bir harika haber de 2 ila 12 yaş gurubu arasındaki çocuklar için dilerseniz ekstra olarak bebek bakıcısı hizmeti alabiliyorsunuz. Yani o akşam uykusunu rahat rahat yatağında uyurken siz eşinizle otelde bulunan RoofRouge’da keyifli dakikalar geçirebilirsiniz.

Çocuklu ailelerin rahat edebilmesi için herşeyin düşünüldüğü otelin ünlü isimlerden oluşan müdavimleri de bulunuyor. Bebek’teki Happily Ever After’ın sahibi Ayşe Kucuroğlu, 5 çocuğu ile birlikte Hilton Dalaman’ı tercih eden isimlerden. Bir yandan tatilini yaparken bir yandan çalışan Kucuroğlu, Temmuz ayını Mini Club’da çocuklara özel hazırladığı mönüler ve workshopları ile Hilton Dalaman Sarıgerme’de geçirecek.

Kısacası Hilton Dalaman Resort & Spa hakkında yazılan tüm övgüleri hakediyor. Aile ile birlikte geçirilecek huzurlu, keyifli ve eğlenceli bir tatil için Hilton Dalaman harika bir seçim olabilir.

Gece Post'u ;)

Bloggarların ortak bir sorunu vardır ki o da akraba komşu eş dost'un takip etmesi.. Yani ben ağız tadıyla kimseyi çekiştiremiyorum ki.. Annem okuyor.. Annemin arkadaşları okuyor..iş arkadaşlarım okuyor..kocam okuyor.. Yani hoş benim gizlim saklım yok ama bi ağıztadıyla iki dedikodu yapamıyorum kardeşim :) Neyse gelelim anneliğe ; şuanda saat 00:29 İpek henüz uyudu..canım kızım ..Allah tüm çocukları korusun..kötülüklerden kötü niyetli insanlardan..Annelik çok farklıymış gerçekten..İpek uyurken onu izliyorum çoğu zaman..yanımdayken her anını bilmek istiyorum..her mimik her detay hafızama kazınıyor.. her an yanında olmamızı istemesine bayılıyorum:) ayrılıklarımız en fazla 35 sn sürse bile İpek çığlıklarıyla "çabuk yanıma geliiiiiin" dercesine nidalarda bulunuyor sağolsun..Allah kimseyi evladından ayırmasın.. şuanda ücretsiz izindeyim ve gün içinde tv devamlı açık karşımda..eskiden izleyenlerle daga geçtiğim programları şimdi pür dikkat izliyorum..Çocuğunu 20 yıldır görmeyen mi dersin , doğurup bırakıp kaçan mı dersin neler neler.. İzledikçe içim şişiyor, içim şiştikçe izliyorum..kanım donuyor..Bir insan minnacık bir bebeği üstelik kendinden bir parça olan bebeğini nasıl bırakıp kaçabilir.. Yanlış anlamayın kınamak için değil sadece aklım almadığı için yazıyorum.. Öyle savunmasız ki .. Ayy tamam neyse konuyu kapatıyorum.. Bir daha İpek karşımda uyurken blog yazmıcam söz ! kendimden sıkıldım şuan.. Şunu söyliyim çocuğumun saçının teli için dünyaları yakabilirim gerçekten..Annem derdi de güler geçerdim..Hakkı varmış.. İpeğim herkeslerden benden bile önemli şuan ve hep öyle olacak sanırım.. Ama ne olur sakın çocuklarınıza bağırmayın onları üzmeyin ayyy ben İpek'i tepeme çıkarıcam sanırım :)) amannn 30yılın birinde bir çocuk doğurmuşum varsın çıksın :) 30 yıl derken cidden 30 yıl :) doğum günüm yaklaşıyor her yıl doğumgünümden 1 hafta önce içimi bir heyecan kaplıyor:) yaşasın doğum günüm yaşasın 30 yaş :) Eskiden yani ben küçükken 30 yaşındaki insanlar için ne kadar da yaşlılar diye düşünürdüm..işte o gün geldi çattı artık elveda 20ler :) hoşgeldin 30lar :) Belki o güne kadar yazma imkanım olmaz huzurunuzda kutlamak isterim :) İYİ Kİ DOĞMUŞUM :) Hepinizi öpüyorum :))

Lahusa Çılgınlığı

İpek'in 40'ı çıktı çok şükür..
Ama birde bana sorun..

Annemi markete dahi yollamadım, lahusa kadın yanlız bırakılmaz diye zavallı kadıncağız sürekli yanımda kaldı..

Çok çekilmez değildim bence tabi bunu 40 gün boyunca yanımda olan insanlara sormak lazım ama bu lahusa gerilimi diye birşey var hakikaten..

Her kafadan bir ses çıkıyor onu yapma bunu yap, biz sizleri böyle mi büyüttük? Doktorlar ne bilir ? Sana da birşey denmiyor vs.. binlerce cümle.. Derin bir nefes almayın, duymayın, söylenmeyin.. Çünkü o an ağzınızdan çıkan şeylere sonradan pişman olabiliyorsunuz..İçinizdeki lahusa canavarını durdurun :)

Hayatınıza minik bir arkadaş daha katılıyor, huyu suyu belli değil ilk önce eliniz ayağınıza bi dolanıyor orası kesin, ama  inanın bana çok kısa sürüyor bu acemilik.. 2 bilmediniz 3 gün..tarif edilemez bir iç güdü Annelik..
Onun için en iyisini siz biliyorsunuz bir kere. Kimselere aldırış etmeyin..

Kalbiniz ne diyorsa onu yapın..

Kucağa alma alışır diyenleri  sokmayın yanınıza.. Bırakın alışsın.. Güven duygusu gelişsin..
Sizden başka kimsesi olmayan tek güvencesi siz olan minnacık  bebek kucağınıza alışsa ne olur ki..
Sizin koynunuz da kendini huzurlu hissetmesinin kime ne zararı olabilir..Bizim İpek benim sol omuzumda yaşıyor resmen.. kaburgalarım birbirine girmedi değil ama değer benim minik meleğime ve tüm meleklere..

Aynı odada yatırma diyenlere de kocaman bir '' Otur Sıfır''..
zavallıcık zaten dünyaya alışamamış birde onu kocaman odada yanlız başına mı bırakacaksınız .. İnsaf el vicdan yahuu..
Yinede siz bilirsiniz ama ben bebeğimi 1 dakika bile yanımdan ayırmıyorum..

Anne sütü her derdin devası.. Sütünüz azsa tahin pekmez yiyerek arttırabilirsiniz..Valla kilo yapıyor diyorlar ama bana yapmadı zaten emzirdiğim için şuan da kilo alma derdim yok..

Bol bol su içiyorum..
Bol sıvı = Bol Süt

Kendinizi salmayın, bebeginizi emzirip uyutun annenize veya keyınvalidenize rica edip 1 saat ayırın kendinize ve  doğru Kuaföre ışınlanın..
Kendinizi iyi ve güzel hissetmeniz Lahusalık döneminizdeki gerginliği atmanıza yardımcı olacaktır..
Eşinizle konuşup, bu dönmelerde yanınızda olmasını isteyin..
Hatta ve hatta kendisine, bu dönemde sadece size  moral olması için çeşit çeşit hediyeler almasının hiç bir sakıncası olmadığını, belirtmeniz yararınıza olacaktır..
 :)

Unutmayın dünyanın en güzel duygusuyla tanıştınız ve lahusalık gerginliğinizin bunu gölgelemesine izin vermeyin.. Ama bu azıcık kapris yapmamanız anlamına gelmez ;)

Hayde ben bebeğimin yanına kaçar :)

İpek bebek hoş geldi..

Merhaba sevgili cimcimeler,
Çok uzun zamandır blogumu boşlamıştım.. ama anneler ve anne adayları bana hak vereceklerdir. hamileliğimin 33.haftasında doğum öncesi iznime çıktım ve 12.12.2012 tarihinde minik kızım ipek'i kucağımıza aldık..

Ellerimde oluşan ileri düzeyde  karpal tünel sendromu dışında çok rahat ve sorunsuz bir hamilelik dönemi geçirdim.
Fakat ellerim 38.haftam da o kadar uyuşmaya başladı ki, 40.haftayı beklememeye karar verdik ve İpeğimiz 39. haftasında çok da sevimli bir tarihte sezaryan doğum ile aramıza katıldı.

Normal doğum yapmayı çok isterdim ama sezaryan doğum yapmış olmaktan dolayı da son derece memnun olduğumu söylemeden geçemeyeceğim..Bunun için canım doktorum Gül Mandracı 'ya sonsuz teşekkür ederim.. Öyle bir dikiş izim varki , varla yok arasında.. Ne bir ağrı ne bir sızı hiç birşey hissetmedim desem inanırmısınız..Ayrıca Acıbadem Bakırköy hastanesi, bebek hemşirelerine de güler yüzleri, sevecen ve güler yüzlü yaklaşımları için ayrıca çoook teşekkür ederim.. 2 gece hastanede kaldık, 3. gün evimize çıktık. 4. gün kimsenin yardımına ihtiyaç duymadan ben normal hayatıma başlamıştım..

Eğer Sezaryan doğuma mecbur kalırsanız sakın korkmayın.. Doktorunuza güvenin ,unutmayın o sizin ve bebeğiniz için en güvenli ve sağlıklı doğum hangisi ise onu gerçekleştirecektir..

Minik İpek 3580 gram 49 cm dünyaya geldi.. Eşimin kopyası adeta.. Çok sevimli bir bebek..
Doğum şişliklerini attıktan sonra eve çıkma kilosu 3200 gramdı. Doğumdan sonraki 15. gün bebeklerin doğduğu kilosuna ulaşması gerekirmiş.. İpek hayatta ki 15. gününde tam da doğdugu kilosuna gelmişti :)
ipek kızımız bugün 24 günlük.. Şuanda da yanımda uyuyor tahmin edebileceğiniz gibi o uyanıkken ondan başka hiçbirşey ile ilgilenemiyoruz :)

ilerleyen günlerde doğum yaptığım günü , İpek'in oda süsleri ile ilgili postlarımı okuyacaksınız..
 bu arada bebek bekleyen anne adayları,hamileliğinizin tadını çıkartıp bol bol uyuyun, güzel beslenin, kilo almaktan korkmayın.. Ben hamilelik boyunca aldığım 12 kiloyu, doğumdan sonraki 10.günde verdim:)

Her bebekte olabileceği gibi İpek de sarılık oldu.. son bi kaç gündür sarılığı kalmadı.. ama endişe edilecek bir şey olmadığını söyledi doktorumuz.. Anne sütü sarılığı olmuş İpek, bazı bebeklerde 2 aya kadar sürebiliyormuş.. Bol bol emzirin..

8. gününde göbeği düştü İpeğin ama 15-16.günlerde göbeğinden azda olsa kan geldi. Hemen doktora götürdük. K vitamini iğnesi yaptılar.K vitamini eksikliğinde olabilirmiş bu. 3 gün daha sürer sonra geçer dedi doktorumuz. Gerçekten de 3 gün daha azar azar kanadı ve şimdi kesildi..bu arada 2. topuk kanımızıda aldırdık.. ama ben o kan alınırken öldüm öldüm dirildim..Aslında canları yanmıyormuş dediklerine göre ama o minicik topucuğundan çıkan kanı gördükçe içimden parça kopardılar sanki... Annellik böyle birşey galiba..

Şimdi kırkımızın çıkmasını bekliyoruz, kızımla kırk uçurmalara yumurta toplamaya başlayacağız :)

Kendinize ve bebişlerinize çok iyi bakın...

Görüşmek üzere..